Hayvan refahı, esasen veganlar arasında tartışma konusu değildir. Genel olarak bu konuya veganların bakış açısı son derece net ve berraktır. Tartışma genellikle hayvan hakları savunucusu veganlar ve hayvan refahı savunucuları arasında yaşanmaktadır.
Bu yazımızda öncelikle “hayvan refahı nedir?” sorusunu yanıtlayacağız. Sonrasında ise refahçıların neyi savunduklarını ve bu konuya veganların bakış açısına kısa bir değinide bulunacağız.
Hayvan Refahı Nedir?
Hayvan refahı, temel olarak “gıda” olarak yetiştirilen hayvanların yaşam şartlarıyla ilgilidir. Bu görüş, endüstriyel hayvancılıkla birlikte hayvanların şartlarının kötüleştiğini, bunların düzeltilmesi gerektiğini ifade eder.
Sanıyorum daha ilk cümleden veganların hayvan refahına ilişkin itirazlarını da tahmin etmişsinizdir. Bu konuya yazının en sonunda değineceğiz.
Refah savunucuları, endüstriyel hayvancılığın gelişmesiyle birlikte burada yetiştirilen (hapsedilen demek daha doğru olur) hayvanların refahlarının çok kötüleştiğini savunmaktadır. Bu savunun kendisinde herhangi bir sorun olmadığını belirtmek gerekir. Gerçekten endüstriyel hayvancılık, hayvanlar için resmen bir “işkence” alanına dönmüştür. Refah savunucuları “gıda” için yetiştirilen bu hayvanların eziyet gördüğünü ve bunun değişmesi gerektiğini ifade etmektedir.
Hayvan Refahında 5 İlke
Refah savunucuları, yukarıda bahsettiğimiz durumun iyileştirilmesine yönelik bir anlayışa sahiptir. Bu anlayış, beş ilke etrafında şekillenir. Bu beş ilke, refah savunucuları arasında tamamen bu şekliyle kabul görmemiş olsa da genel anlamda bu çerçevede bir savunu oluşturulmaktadır.
Refah savunucuları tarafından ele alınan beş ilke şu şekildedir;
- Hayvanlara yeterli bir yaşam alanı, sosyalleşme imkânı ve hareket olanaklarının tanınarak normal davranışlarını sergileme özgürlüğü verilmesi,
- Hayvanların barınma ve dinlenme ihtiyaçlarının karşılanabileceği şekilde olanakların sunulması,
- Hayvanların daimî olarak sağlıklı besinlere ve temiz suya ulaşma imkanının sağlanması,
- Hayvanların eziyet görmesini engelleme ve yaşadıkları sağlık sorunlarının çözülmesi,
- Hayvanların zihinsel eziyet görmemesi için korku ve endişeden uzak tutacak şartların oluşturulması.
Hayvan Refahı Reformları Başarılı Olabilir Mi?
Öncelikle şunu ifade edelim; elbette refah savunucuları tarafından savunulan reformlar kendi açısından başarıya ulaşabilir. Bu konuda Türkiye’de de pek çok kampanya yürütülüyor. Fakat bu kampanyalar başarıya kavuşsa dahi, hayvanların özgürlüklerinin kısıtlanması ve sömürüye maruz kalmasının önü kapanmıyor. Bu konuyu sonraki başlıkta ele alacağız.
Refah savunucuları bu reformlar sayesinde, endüstriyel hayvancılıkta yaşanan eziyetin büyük oranlarda azalabileceğini inanmaktadır. Örnek vermek gerekirse; yumurta endüstrisinde daha vahşi bir yöntem olan hayvanların küçük kafeslerde olmasından da kafessiz sisteme geçilmesinin, hayvanların mutluluğunu artıracağına inanılmaktadır. Ayrıca hayvanların öldürülmesinde hissetmeyecekleri ekipmanların kullanılması olumlu bir gelişme olarak ifade edilmektedir. Reform savunucuları, bu uygulamaların dünyanın birçok noktasında var olduğuna dikkat çekmektedir.
Reformlar sayesinde dünyanın birçok noktasında endüstriyel hayvancılıkta kullanılan hayvanların refahının arttığı savunan bu görüş, reformların gerçekleşmemesi halinde milyarlarca hayvanın eziyetinin devam ettiğini öne sürmektedir. Ayrıca refah savunucuları, bu standartların hayvansal gıda üreten, kullanan ve servis eden tüm kurumların dikkate alması gerektiğini savunmaktadır. Dolayısıyla endüstriyel üretimin yanı sıra restoranlar, oteller, catering firmaları da bu reformların muhatapları arasında yer almaktadır.
Refah savunucuları, bu reformların temel bir kurumsal değer olmasının yanı sıra sürdürülebilirlik standardı olduğunu da ifade etmektedir. Her şirketin bu temel reformları gerçekleştirmesi talep edilmektedir.
Veganların Hayvan Refahına Bakış Açısı
Daha en başından da bahsettiğimiz gibi veganların, refah konusundaki yaklaşımları oldukça berrak ve nettir. Nitekim yazı içerisinde birçok çelişkinin barındığını fark edebilirsiniz. Veganlığın temel dayanağı hayvanların sömürünün son bulmasıdır. Refah savunucuları ise sömürünün son bulmasından bahsetmezler. Refahçılar için temel mesele hayvanların göreceli olarak daha iyi şartlarda yetiştirilmesidir. Hayvanlar için “son” asla değişmemektedir.
Refahçılar, hayvanların “gıda” olarak kullanılmasında herhangi bir sorun görmemektedir. Acısız olduğu müddetçe hayvanların ölmesi, olması gerekendir. Oysa veganlar her türlü ölüm ve eziyete karşı çıkmaktadır. Bu nedenle refah reformlarıyla, hayvan hakları savunucularını birbirinden ayırmak gerekir.
Hayvanların daha az acı çekecek olması ya da adım adım politikayla bitkisel bir beslenme düzenine geçmek ilk bakışta size cazip veya mantıklı gelebilir. Fakat bu politikaların sonucunun hiçbir garantisi yoktur. Hayvanların yaşam koşullarını iyileştirdikten sonra yavrularını ellerinden almak ve sonunda onları ölüme mahkum etmek, kötü yaşam koşullarından daha iyi gözükse de sonuç aynıdır. Dolayısıyla hayvan refahını savunmak yerine vegan olmak, çok daha olumlu sonuç verecektir. Bu sayede mutlu hayvanları öldürmektense, ortada mutluluğu sorgulanmayacak, öyle ya da böyle sömürülecek bir hayvan bırakmamak daha anlamlıdır. Hayvanlara eziyeti azaltıp, onları sömürmeye devam etmektense, sömürüyü ortadan kaldırmak kalıcı çözümdür.
Sık Sorulan Sorular
Hayvan Refahı Kavramı Nedir?
Hayvan refahı kavramı temel olarak, endüstriyel hayvancılıktaki eziyetin bitilmesi ve hayvanların daha iyi şartlarda yaşamasını savunan görüştür.
Hayvan Refahı Nasıl Sağlanır?
Hayvan refahı için; hayvanların daha özgür koşullarda, sosyalleşebilecekleri alanlarda, sağlık ve temiz gıda ihtiyaçlarının karşılanması sağlanmalıdır.