Yaygın düşünceye göre, vegan sporcu olmak zor hatta imkansıza yakındır ve başarılı bir sporcu olmak için diyetinizde mutlaka et ve süt ürünleri bulunmalıdır. Ancak sevindirici bir şekilde günümüzde bu algı değişmeye başladı. Vegan sporcuların varlığıyla beraber veganlığın artık spor alanında da önemli değişimler yarattığını görebiliyoruz. Giderek daha fazla sporcu vegan beslenmeyi benimsiyor. Bu vegan sporcular, yıllarca kalıplaşmış beslenme alışkanlıklarını bırakıp bitki temelli beslenmeye geçerek hem yüksek performanslar elde edebileceklerini bizlere gösteriyor hem de hayvan sömürüsü içermeyen bir beslenmeyle yeterince sağlıklı ve başarılı olunabileceğini kanıtlıyorlar.
Bu yazımızda da bilinçli bir şekilde veganlığı seçmiş, ülkemizdeki ve dünyadaki her biri kendi alanlarında önemli başarılara imza atan vegan sporcular arasından 15 ismi sizler için sıraladık.

1 – Başak Demirkol
Başak Demirkol, Türkiye Buz Hokeyi Kadın A Milli Takımı’nın kaptanı olarak tanınan vegan sporcularımızdan. 1994 doğumlu Başak, çok küçük yaşlarda buz hokeyine karşı duyduğu ilgiyi on beş yılı aşkındır sürdürüyor. Yaklaşık 4 yıl önce vegan bir yaşam tarzını benimseyen sporcunun veganlığa geçişi, bir vegan aktivistle yaptığı konuşma sonrası araştırmalar yaparak ve farkındalığını artırarak gerçekleşmiş. Bu kararından sonra performansında gözle görülür bir iyileşme yaşadığını belirtiyor. Esnekliğinin artmasını, sakatlık geçirme oranının azalmasını ve iyileşme sürecinin hızlanmasını, vegan beslenmenin hayatına kattığı faydalar arasında sayıyor.
Başak, Türkiye’ye ilk kez bir kupa kazandıran buz hokeyi takımının kaptanı olarak önemli bir başarı elde etse de bu başarı medyada yeterli ilgiyi görmedi. Bu noktada söylemeden geçmemeliyiz ki, ülkemizde popüler spor dallarının yanında, diğer spor dallarının desteklenmesi ve kadın sporcuların başarılarının daha geniş kitlelere duyurulması gerektiği konusunda kendisini destekliyoruz.
Kaptan Demirkol, vegan beslenmenin sporcular için uygun olduğunu ve doğru planlandığında protein ve diğer besin öğeleri gereksinimlerinin karşılanabileceğini belirtiyor. Kendisi, beslenmesinde çeşitliliğe, yeterli besin alımına dikkat ediyor ve düzenli sağlık taramalarıyla sağlığını kontrol altında tutuyor.

2 – Güven Bulan
Vegan sporculardan bir diğer isim de İzmir’in Yaşar Admirals Amerikan Futbolu Takımı’nda görev alan ve vücut geliştirmeyle ilgilenen Güven Bulan. Kendisi 2021 yılında aldığı vegan bir yaşam tarzını benimseme kararıyla hayvanlara duyarlı bir tutum sergilerken performansını da artırdığını belirtiyor.
Güven, takımında ‘Offensive Tackle’ pozisyonunda oynuyor ve bu pozisyonun gerektirdiği yüksek fiziksel güç ve dayanıklılığı başarıyla sergiliyor. Vegan beslenme tercihiyle ihtiyaç duyduğu besinleri karşılayabildiğini ve performansını yüksek tutabildiğini belirtiyor. Sahada gösterdiği başarının yanı sıra, saha dışında da aktif olarak vegan yaşamı destekleyen bir rol üstleniyor. Yaşar Üniversitesi Vegan Topluluğu’nda aktif olarak yer alarak hayvanlara yönelik yardım çalışmaları ve vegan yaşamı destekleyici etkinliklere katılıyor.

3 – Tuğba Güneş Tabuk
Tuğba Güneş Tabuk, ödüllü bir maraton koşucusu ve Türkiye’nin ilk kadın futbol hakemlerinden biri olarak tanınıyor. Üç kez Balkan Şampiyonluğu ve iki kez Türkiye rekoru gibi önemli başarılar elde etmiş olan Tabuk, aynı zamanda vegan yaşamı benimseyen önemli sporcularımızdan.
Çocukluk yıllarında başlayan spor hayatında hızla başarılar elde etti. Beslenme konusunda farkındalığını artırmasıyla birlikte vegan yaşam tarzını benimseyerek daha sağlıklı ve etkili bir hayat sürdürmeye karar veren vegan sporcular arasında yerini aldı. Bu kararıyla birlikte, spor camiasında ve çevresinde ön yargılarla karşılaşsa da kararlılıkla yoluna devam etti.
Sporcu kimliği ve vegan yaşam tarzıyla çevresine ilham vermeye devam ediyor. Kendi başarılı deneyimiyle, vegan sporcuların performanslarını artırmak konusunda sorun yaşamadığını ve sağlıklı bir yaşam sürebildiklerini gösteriyor. Aynı zamanda, yaşam koçluğu yaparak insanların sağlıklı yaşam ve beslenme konularında farkındalıklarını artırmaya çalışıyor.

4 – Kerem Daşçıkaran
Türkiye Dağcılık Federasyonu Antrenörü olarak görev yapan Kerem Daşçıkaran, 7 yılı aşkındır dağcılık ve doğa sporlarıyla ilgilenmektedir. Sporcu kimliğiyle birlikte dikkat çeken bir özelliği de vegan yaşam tarzını benimsemiş olmasıdır. Etik ve ekolojik sebeplerle 5 yıl kadar önce vegan olmaya karar veren Kerem, geçtiğimiz eylül ayında partneri Zeynep Canbolat’la beraber Ağrı Dağı zirvesine tırmandı. “Her şey de mümkün olduğu gibi dağcılık sporu da etik değerlerden ödün vermeden, hayvanı bir eşya veya mal olarak görmeden de yapılabiliyor” diyorlar zirvede paylaştıkları fotoğraflarının açıklamasında.
Veganlığa geçişinin ardından antrenman kalitesinde belirgin bir artış ve toparlanma sürecinde hızlanma gözlemiş, kiloda artış yaşamadan kas kütlesinde artış sağlamış ve performansında hiçbir olumsuz etki gözlenmemiş.
Kerem, beslenmenin spor performansı için kritik olduğunu ve vegan sporcuların vücuda yük olan bazı maddeleri almadığı için toparlanma süreçlerinin de hızlandığını vurguluyor. Besinlerin içerdiği makro ve mikro besin değerlerine dikkat çekerek bitkisel proteinin de sağlıklı bir şekilde temin edilebileceğini ifade ediyor.
Günlük diyetinde bitkisel protein kaynaklarına ve mevsimsel sebzeler ile meyvelere önem veren Kerem, tüm vegan sporcular hatta neredeyse tüm sporcular gibi ihtiyaç halinde takviyeler almaktan kaçınmıyor. Danışanlarına da bitkisel beslenmeyi tavsiye etse de uzman desteği almanın önemli olduğunu vurguluyor.

5 – Fiona Oakes
Fiona Oakes, maraton koşularında dört dünya rekoruna imza atmış bir uzun mesafe koşucusudur. 2013 yılında hem Antarktika Buz Maratonu’nu hem de Kuzey Kutbu Maratonu’nu kazanarak dikkatleri üzerine çeken atlet, 17 yaşındayken diz kapağını kaybetmesine rağmen, bu engeli aşarak koşmaya devam etti.
Çok küçük yaşlarda hayvanlara karşı duyduğu sevgiyle beraber önce vejetaryen, on beş yaşına gelmeden de vegan yaşam tarzını benimseyen Oakes, o zamanlardan beri hayvan hakları için çalışmalar sürdürüyor ve çeşitli hayvan hakları kuruluşlarına destek veriyor.
Oakes sadece başarılı bir sporcu değil, aynı zamanda “Running For Good” belgeselinin de baş yapımcısıdır. Bu belgesel, Oakes’in hayvan hakları savunuculuğu ve spor kariyerinin yanı sıra Tower Hill Stables Sanctuary’deki çalışmalarını konu edinmektedir.
Vegan sporcuların da önemli başarılar elde edebilmesinin gayet mümkün olduğunu kanıtlayan Oakes’in dikkat çekici başarıları arasında, tüm kıtalardaki en hızlı maraton dünya rekoru ve yedi kıta ile Kuzey Kutbu’ndaki en hızlı maraton dünya rekoru bulunmaktadır.

6 – Ünsal Arık
Ünsal Arık, Almanya’da yaşamını sürdüren Türk asıllı bir boksör olarak tanınan ve 2016 yılından beri vegan yaşam tarzını benimseyen bir sporcu olarak öne çıkmaktadır. Vegan yaşam tarzını benimseme kararını, her canlının mutlu ve huzurlu bir şekilde yaşama hakkı olduğuna olan inancıyla ilişkilendiriyor. Köpeğine olan koşulsuz sevgisinin kendisini düşündürdüğünü ve bu sevginin veganlık kararını kolaylaştırdığını ifade ediyor.
Hayvan hakları konusundaki duyarlılığını sadece kişisel tercihleriyle sınırlı bırakmayan Arık, aynı zamanda gerek çeşitli hayvan hakları kuruluşlarıyla işbirliği yaparak gerekse sosyal yaşantısında hayvan hakları aktivizmini sürdürüyor.
Çıktığı 38 karşılaşmadan 29’u nakavt olmak üzere 36 galibiyet elde eden 43 yaşındaki boksör, vegan beslenmenin kendisine daha iyi kondisyon ve dayanıklılık sağladığını, eskisine göre daha az yaralanma yaşattığını sıkça ifade ediyor. Bir dizi galibiyet ve şampiyonluğu bulunan Ünsal Arık’ın vegan beslenme ve rekabetçi sporlar hakkında “VegBoxen” isimli bir de kitabı var.
Arık ayrıca günlük boks antrenmanlarının yanı sıra her zaman farklı spor türlerini de denediğini belirtiyor. Yoganın stresli ve şiddetli bir antrenmanın ardından zihnini rahatlatmasına ve sakinleşmesine yardımcı olduğunu söylüyor.

7 – Heather Mills
Heather Mills, dünya çapında yokuş aşağı kayak olarak da bilinen Alp disiplini kayakta tanınmış bir sporcudur. Kendisi aynı zamanda vegan bir yaşam tarzını benimseyen ve savunan bir aktivist olarak da öne çıkıyor. 1993’teki bir trafik kazası sonucu bacağının bir kısmını kaybetmesinin ardından, vegan beslenmenin iyileşme sürecine olan olumlu etkilerini deneyimlemesi ile bu yaşam tarzına yönelmiş. Veganlıkla ilgili bilinçlendirme çalışmaları ve hayvan hakları konusundaki kampanyalarıyla tanınan Mills, iş dünyasında da etkin bir rol oynuyor. Kendi vegan restoranlarını ve gıda şirketlerini kurarak vegan beslenmeyi teşvik ediyor ve vegan yaşam tarzıyla ticari alanda da var olmayı sürdürüyor.
Sporculuk kariyerinde dünya rekorları kıran Mills, hem spor hem de aktivizm alanlarında ilham veren bir figür olarak kendini kanıtlıyor ve vegan sporculardan biri olarak insanlara hem kişisel sağlık hem de çevresel bilinçlilik açısından alternatif bir yaşam tarzının mümkün olduğunu gösteriyor.

8 – Patrik Baboumian
1999’da henüz 20 yaşındayken, kariyerinin başlangıcı olan Almanya Gençler Vücut Geliştirme şampiyonluğunu kazanarak dikkatleri üzerine çeken Patrik Baboumian zaman içinde birçok önemli başarı elde eden vegan sporculardandır.
2012’de Avrupa Powerlifting Şampiyonu unvanını kazanarak adını daha fazla duyuran Patrik yalnızca bu alanda değil, farklı spor dallarında da üstün başarılar elde ederek vegan sporcuların güçlü ve dayanıklı olabileceğini gösterdi.
2011’de vegan olan Patrik’in etkisi sadece spor alanında değil aktivizm alanında da hissediliyor. Tüm sporculara ve diğer insanlara veganizmi denemeleri için ilham vermeye devam ediyor. Hatta vegan beslenme üzerine bir kitap yazarak bu yaşam tarzını daha geniş kitlelere ulaştırmayı hedefledi. Geçtiğimiz aylarda ise “UNCAGE” isimli, hayvan kurtarma temalı bir video oyunu çıkardı. Veganlığı desteklemek için çeşitli platformlarda sesini duyurdu ve The Game Changers gibi önemli belgesellerde yer aldı. Bu belgeselde, veganlığın spor performansı üzerindeki olumlu etkilerini tartışarak daha geniş bir izleyici kitlesine ulaşmayı başardı.
Patrik, güçlü vegan sporculardan biri olmanın ötesinde, bir idealist ve değişim arayıcısı olarak da tanınıyor. Spor kariyeri boyunca elde ettiği başarılar ve vegan yaşam tarzını desteklemekteki kararlılığıyla hem spor dünyasında hem de sosyal aktivizm sahnesinde etkili bir isim olmaya devam ediyor.

9 – Michaela Copenhaver
New York City’nin yaklaşık bir saat kuzeyinde, New Milford, CT’de yaşayan, tam zamanlı vegan hafif sıklet kürekçisi olan Michaela Copenhaver, 2003 yılında kürek çekmeye başladı ve üniversitede bu tutkuyu sürdürdü. Üniversite yıllarını Princeton Üniversitesi’nde geçiren Michaela, iki NCAA şampiyonasına ve bir IRA şampiyonasına katıldı. Son yılında EAWRC Sprints kurs rekorunu kıran ve IRA gümüş madalyası kazanan sekizinci hafif siklet takımının vuruş koltuğunda yer aldı. Bu pozisyon, takımın en önemli pozisyonlarından biridir.
Üniversiteden sonra bir yıl ara veren Michaela, yemekle, koçluk yapmakla ve fotoğrafçı eşi Dan ile zaman geçirmekle meşgul oldu. 2012’de California Kürek Kulübü’nde tekrar kürek dünyasına katıldı ve ardından eşiyle birlikte Connecticut’a taşındı. Şu anda GMS Kürek Merkezi’nde Antrenör Guenter Beutter’ın gözetiminde antrenmanlarını sürdürüyor.
Michaela, tutkulu bir sporcu ve vegan yaşam tarzını benimsemiş olmasıyla da dikkat çekiyor. Eğitimli bir kürekçi olarak başarıları ve kararlılığıyla tanınıyor ve gelecekteki yarışlarda da başarılarını sürdürmeyi hedefliyor.

10 – Nimai Delgado
Nimai Delgado, doğduğundan beri hayvan bedeni tüketmeyen ve vücut geliştirme dünyasında önemli başarılar elde etmiş vegan sporculardandır. Profesyonel bir vücut geliştirmeci olarak henüz kariyerinin başlarındayken birçok yarışmayı kazanarak pro kart sahibi olmuştur.
Nimai’nin vücut geliştirme sahnesindeki etkileyici başarıları, sadece bitki temelli bir diyetle sağladığı dikkate değer fiziksel dönüşümüyle daha da ön plana çıkıyor. Tamamen vegan bir yaşam tarzını benimseyen Nimai, bu tercihin hem sağlık konusundaki faydalarını hem de çevresel faydalarını sıkça belirtiyor.
Vegan bir vücut geliştirmeci olarak gösterdiği başarılar, Nimai’yi birçok platformda öne çıkan bir isim haline getiriyor. Kendisi The Game Changers, You Are What You Eat gibi belgesellerde vegan yaşam tarzının önemini vurgulayan isimler arasında da karşımıza çıkıyor. Onun varlığı, vegan yaşam tarzının spor dünyasında başarılı bir şekilde uygulanabileceğini, hiçbir hayvanı sömürmeden sağlıklı ve güçlü bir vücut inşa edilebileceğini kanıtlar nitelikte.

11 – Sahyuri Lalime
Belçikalı powerlifter Sahyuri (Sahy) Lalime, ulusal ve uluslararası alanda üstün performanslarıyla dikkat çeken vegan sporcular arasındaki diğer isimdir. Sahy, IPF Dünya ve Avrupa Şampiyonası’nda başarıyla yarışan bir halterci olarak.5 kez altın madalya kazanmıştır. Sahy vegan olmasının sebebini şu cümlelerle açıklıyor: “Vejetaryen olmamın temel nedeni, hayvanları öldürmek istemememdi. Veganlığa geçmem ise süt ve yumurta endüstrilerinin hayvanlar üzerindeki etkilerini gördükten sonra oldu. Veganlık beni vicdanen rahatlattı.”
Sahy, güçlü ve disiplinli antrenman programıyla sağlıklı ve başarılı bir spor kariyeri sürerken kendisini aşmaya ve tüm vegan sporcular gibi herkese ilham vermeye devam ediyor.

12 – Chris Smalling
Chris Smalling, İngiliz futbolunda adından sıkça söz ettiren bir isimdir. Manchester United’da uzun yıllar forma giyen ve takımıyla birlikte birçok önemli başarı elde eden Smalling, şu anda Roma’da defans oyuncusu olarak kariyerine devam ediyor.
2017’de eşi sayesinde veganlığı keşfetmiş ve bu tercihte onun için en büyük etkenler hayvan hakları ve hayvansal gıdaların olumsuz çevresel etkileri olmuş. Vegan beslenmenin performansı ve sağlığı üzerinde birçok olumlu etkisi olduğunu belirten Smalling, vegan yaşam tarzını desteklemek için çeşitli kampanyalara katılmaya, hayranlarını ve genç sporcuları veganlığı denemeye teşvik etmeye devam ediyor.

13 – Morgan Mitchell
400 metre koşusunda uzmanlaşmış olan kısa mesafe koşucusu Morgan Mitchell, 2016 Rio Olimpiyatları dahil olmak üzere birçok yerde ülkesini temsil etti. Başlangıçta atletizm eğitimi alan Mitchell, netbol kariyerine odaklanmak için genç yaşta atletizmi bıraksa da 2012’de geri döndü. Kariyeri boyunca 400 metre şampiyonlukları ve uluslararası başarılar elde eden Mitchell, 2016’da Birmingham’da koştuğu 51:25’lik kişisel en iyi derecesiyle Olimpiyat Oyunları’na katılmaya hak kazandı. Ayrıca 4 x 400 metre bayrak yarışında da ön sıralarda yer aldı.
Mitchell, 2014’ten beri vegan bir yaşam tarzını benimseyerek sağlıklı ve etik bir beslenme tercih eden vegan sporculardandır. Eski partnerinin de etkisiyle veganlığa geçmiş ve bu değişiklik Mitchell’ın performansını olumlu yönde etkilemiş. Takım arkadaşlarının da onun bu seçiminin olumlu etkilerini kabul ettiğini belirtiyor. Onun için vegan sporculardan biri olmak hem performansı hem de etik değerleri açısından büyük önem taşıyor. Gelecek planlarında ise Avustralya’yı daha büyük yarışmalarda temsil etmek ve koşma hızını artırmak var.

14 – Torre Washington
Vücut geliştirme alanında önemli vegan sporculardan biri olan Torre Washington, 2009 yılında bu alanda yarışmaya başladı ve aynı yıl içerisinde pro kartını kazanarak kariyerine hızlı bir başlangıç yaptı. O günden bu yana çok sayıda yarışma kazandı ve girdiği on altı yarışmanın biri hariç hepsinde ilk 3’e girdi.
Vegan yaşam tarzına olan bağlılığı ve etik değerleriyle de dikkat çeken Washington, başarılı bir vücut geliştirme kariyeri sürdürmektedir. Rekabetin yoğun olduğu yarışmalarda gösterdiği performansla öne çıkan Washington, aynı zamanda Hollywood aktörü Chris Hemsworth ile de çalışmıştır.
Hayvan savunuculuğu ve çevre bilinciyle hareket eden Washington, vegan yaşam tarzının insanlarla bütünsel olarak var olabileceğini ve vegan sporcuların doğru planlanmış bir beslenmeyle alanlarında başarıya ulaşılabileceğini savunuyor. Vücut geliştirme alanında öncü bir isim olarak Washington hem etik değerleri hem de başarılı kariyeriyle spor dünyasında önemli bir etki yaratıyor.

15 – Sophia Ellis
Avrupa Şampiyonası’nda iki kez ve Britanya Şampiyonası’nda dört kez şampiyon olan vegan powerlifter. IPF Dünya Şampiyonası’nda, bench press bronz ve deadlift altın madalyası kazanan Ellis, güçlü bir kadın olmak için hayvansal ürünlere ihtiyaç olmadığının canlı kanıtı.
Sophia Ellis‘in vegan yaşam tarzına geçişi sağlık nedenleriyle başlamış ancak zamanla etik ve çevresel motivasyonlarla pekişmiş. Hayvanların gereksiz yere acı çekmesine karşı duyarlı bir tutum benimseyen Ellis, vegan beslenmenin vücudunu olumlu yönde etkilediğini belirtiyor. Şu anda Birleşik Krallık milli powerlifting takımında hem sporcu hem de antrenör olarak çalışmalarını sürdürüyor.
Vegan sporcuların tüm bu çeşitli disiplinlerdeki başarıları ve vegan yaşam tarzını benimseyerek elde ettikleri üstün performanslar, spor dünyasında geleneksel düşünceleri değiştirme yolunda önemli bir değişim yaratıyor. İsimlerini saydıklarımız ve vegan beslenmeyi benimseyen daha birçok sporcu, hayvanlara zarar vermeden de sağlıklı, dayanıklı, güçlü ve başarılı olunabileceğinin kanıtı. Buradaki sporcuların çoğu, sadece başarılarıyla değil hayvan özgürlüğüne saygı duyan yaşam tarzlarıyla da örnek teşkil ediyorlar. Veganlığı savunarak ve yayarak spor dünyasında ve toplumda bilinçli bir değişim ve dönüşüm için önemli bir rol üstlenen bu başarılı vegan sporcuların her biri, hayvanların özgür yaşam hakkı ve gezegenimizin geleceği için kayıtsız kalmayan kıymetli isimlerdir.